1. Kaçma konusunda ustalar
Ahtapotların tek özelliği sadece son derece zeki olmaları değil. Vücutlarının tek sert kısmı papağan gagasına çok benzeyen ağızlarıdır. Bu sayede kapı altları ve çatlak tank kapakları gibi inanılmaz derecede küçük alanlardan geçebiliyorlar. Bir keresinde çeyrek boyunda bir tüpe sıkışan 272 kilogramlık bir ahtapot bile görülmüş. İnanmayanlar için videosu : video
Ahtapotun ağzı
2. Bazı ahtapotlar diğer hayvanlara dönüşebilir
Tıpkı ismi gibi davranan Taklitçi Ahtapot şekli ve rengini değiştirerek diğer türlere dönüşüyor ve onlar gibi gözüküyor. Deniz biyologları, zehirli yassı balıkların, deniz yılanlarının, aslan balıklarının ve hatta deniz yosunlarının çok inandırıcı görünümlerine bürünebildiklerine tanık oldular. Taklitçi ahtapot şu anda çok çeşitli formlar alabilen, bilinen tek deniz hayvanıdır ve bu yüzden kesinlikle bu ilginç canlıyı hareket halinde izlemeye değer. Merak edenler için videosu: video
Taklitçi Ahtapot
3. Dokunaçlarının Farklı Kişilikleri Var
Biz bütün düşüncelerimizi tek bir noktadan, yani beynimizden yaparız. Hem istemli hem de istem dışı tepkilerimizin kontrolü buradan sağlanır. Burada hem mantık yürütüyoruz, hem de duygularımız yönetiliyor. Ahtapotlar da ayrıca boğazına sarılı bulunan merkezi bir beyne sahiptir, ancak bu beyin hayvanların nöronlarının yalnızca üçte birini içerir ve sadece cevizin büyüklüğündedir. Bir ahtapotun nöronlarının çoğu dokunaçlarında dağılmış olarak bulunur. Bu, tek tek dokunaçların birbirinden bağımsız olarak görevlerini yerine getirebileceğini ve vücudun geri kalanından koptuğunda çalışmaya devam edeceklerini göstermektedir. Her dokunaç kendiliğinden düşünülebildiğinden, farklı dokunaçların farklı kişilikleri olabilir; bazıları daha maceracı olabilir veya diğerlerine oranla daha az risk alabilir.
4. Alet Kullanabilirler
İki yaşındaki bir çocuk ilaç veya temizleyici ile dolu olan bir şişenin kapağını açamaz. Ancak bir ahtapot, böyle bir kapağı kolaylıkla içten açabilir ve bu kavanozun içinden dışarı bile çıkabilir. Bir ahtapot, deniz tabanı boyunca iki yarım hindistancevizi taşıyordu; bununla birlikte, gerçekten bir alet kullandığına bakılmaksızın, hala hindistancevizi için planlarının ne olduğu tartışma konusu. Canlandıramadıysanız videosu: video
5. İnsan yüzünü tanıyabilirler
Ahtapotların, kalabalıkta bile onları besleyen eğiticilerini seçerek, bireysel olarak insanları tanıyabileceğini gösteren anekdotlara dair raporlar var. Bir ahtapotun bu numarayı ne kadar yapabileceğini test etmek için yapılan bir deneyde, aynı giyinmiş iki araştırmacı sekiz ahtapotun davranışını iki hafta boyunca izlemiştir. Günde iki kez, her ahtapotu kontrol ettiler, ama biri onları beslerken, diğeri onları keskin bir sopayla dürttü. Sonuçlar inanılmazdı. Ziyaret sıralarını ve hangi kişinin her ahtapot için dostça veya dostça olmayan rol oynamasını değiştirmelerine rağmen, ahtapotların araştırmacıları yalnızca birkaç gün sonra bile yüzlerinden ayırt ettiğini fark ettiler. Sopa ile dürtenler veya daha az dostça olmayan araştırmacılar geldiğinde, ahtapotlar genellikle uzaklaştılar, savunma mekanizmalarını araştırmacıya doğru yönlendirdiler ve hatta solunumlarını hızlandırdılar. Öte yandan, sık sık geçmişte besleyen ve dostça davranan araştırmacılara yöneldiler ve savunma mekanizmalarını kullanmadılar. Ahtapotlara bu şaşırtıcı zekayı sağlayan şey hakkında bir teori, atalarının kabuğunu kaybetmelerinden bu yana evrim geçirmeye zorlanmış olmalarıdır. Sebep ne olursa olsun, bu hayvanların yeteneklerinden şaşkınlık içinde olduğumuz açıkça belli.
Çeviren: Ecem Kuşcuoğlu
Kaynak: quickanddirtytips.com
Görsel Kaynakları: